81-119-

Sağlıklı beslenmenin önemi bir kez daha ortaya çıktı. Özellikle küçük taneli meyveler, turunçgiller, maydanoz, kırmızı üzüm, yeşil çay ve kırmızı lahana gibi besinler, vücudumuz için oldukça değerli olan flavonoidler açısından zengin. Bu besinlerin düzenli tüketimi, vücudumuzun ihtiyaç duyduğu birçok vitamin ve minerali karşılamamıza yardımcı oluyor. Öte yandan, yurtdışında varis tedavisinde sıkça kullanılan at kestanesi, karaciğer ve böbrek rahatsızlığı olanlar tarafından da güvenle tüketilebiliyor. Çobanpüskülü ise damar sağlığını koruyarak, varis oluşumunu engelleyen önemli bir bitkisel destek olarak öne çıkıyor.

Varis sorunuyla mücadelede doğal çözümler arayanlar için müjdeli haberler var. Uzmanlar, yaban mersini özü gibi tanen içeren bitkisel ürünlerin damarlara büzücü etkisi sayesinde varis şikayetlerini azaltabileceğini belirtiyor. Bu bitkiler doğrudan tedavi amaçlı kullanılmak yerine, varis belirtilerini hafifletmeye yardımcı olarak rahatlatıcı bir etki sağlıyor. Genetik yatkınlık, uzun süre ayakta durma veya oturma, sigara kullanımı ve fazla kilo gibi faktörler varis riskini artırırken, hamilelik döneminde hormonal değişiklikler de varis oluşumuna zemin hazırlıyor. Uzmanlar, varis tedavisinde flavonoid açısından zengin beslenmenin önemini vurguluyor. Bu besinler, damarları güçlendirerek enflamasyon ve oksidatif hasarı önlüyor.

Varis sorunu yaşayanlar için bitkisel çözümler umut vadediyor. Uzmanlar, rezene, üzerlik tohumu, asma yaprağı ve lahana gibi doğal bitkilerin varis şikayetlerini azaltmaya yardımcı olabileceğini belirtiyor.

Bir bardak suya yarım çay kaşığı rezene ekleyerek kaynatıp günde bir bardak içmek, varislerin görünümünü azaltabilir. Benzer şekilde, üzerlik tohumu ve bal karışımı da varis tedavisinde etkili olabilir. Asma ve lahana yapraklarının kaynatılmasıyla hazırlanan çay ve losyonlar da varisli bölgelere uygulanarak rahatlama sağlayabilir.

Bu doğal yöntemlerin yanı sıra, varis hastalarının günlük hayatta dikkat etmesi gereken bazı önlemler de bulunuyor. Düzenli egzersiz yapmak, sağlıklı beslenmek, fazla kilolardan kurtulmak ve uzun süre ayakta durmaktan kaçınmak, varis oluşumunu önlemeye yardımcı olabilir.

Yaz aylarının gelmesiyle birlikte, sıcak havaların varis hastalarını olumsuz etkilediği biliniyor. Uzmanlar, varisli bacakların sıcak havalarda daha çok ağrıdığını ve şiştiğini belirtiyor. Bu durumun nedeni ise sıcak havalarda damarların genişleyerek daha fazla kan biriktirmesi.

Varis hastalarının sıcak havalarda rahatlamaları için bazı yöntemler öneriliyor. Bunlardan biri, bacaklara soğuk su tutmak. Soğuk su, damarları büzerek şişliği azaltmaya yardımcı oluyor. Ayrıca, uzun süre ayakta durmak veya sabit bir pozisyonda oturmak varisleri tetiklediği için, hastaların düzenli olarak hareket etmeleri gerekiyor. Yarım saatte bir kısa yürüyüşler yapmak, bacaklardaki kan dolaşımını hızlandırarak rahatlama sağlayabilir.

Akşamları ise bacakları kalp hizasından birkaç santimetre yukarıda tutmak, kanın bacaklardan kalbe doğru daha kolay akmasını sağlayarak şişliği azaltıyor.

Not : Doktorunuza danışınız.

Varis Hastalığı: Nedenleri, Belirtileri, Tedavi Yöntemleri ve Önlenmesi

Varis hastalığı, halk arasında damar genişlemesi veya varis olarak bilinen, özellikle bacaklarda damarların şişmesi, kıvrılması ve morarmasıyla kendini gösteren yaygın bir sağlık sorunudur. Bu hastalık, genellikle estetik kaygılarla başvurulan bir durum olsa da, ciddi sağlık sorunlarına da yol açabilir. Varis hastalığı, damar duvarlarındaki zayıflamalar ve kapakçıkların düzgün çalışmaması sonucu gelişir ve tedavi edilmediğinde daha karmaşık problemlere neden olabilir.

Bu makalede varis hastalığının ne olduğunu, nedenlerini, belirtilerini, tedavi yöntemlerini ve önlenmesi hakkında bilmeniz gereken her şeyi bulabilirsiniz.

Varis Hastalığı Nedir?

Varis hastalığı, venöz yetmezlik olarak da adlandırılır. Bacaklardaki damarlar, kanı kalbe doğru taşıyan tek yönlü kapakçıklara sahiptir. Bu kapakçıklar düzgün çalışmadığında, kan geriye doğru akarak damarların genişlemesine ve şişmesine neden olur. Bu durum, damarların yüzeyde belirgin hale gelmesine ve estetik açıdan rahatsızlık yaratmasına yol açar. Varisler, genellikle bacaklarda görülse de, bazen pelvik bölgede, anüs çevresinde (hemoroit) veya özofagus gibi diğer bölgelerde de oluşabilir.

Varis Hastalığının Nedenleri

Varis hastalığının oluşumuna birçok faktör etki edebilir. Bunlar arasında genetik yatkınlık, yaş, cinsiyet, yaşam tarzı, gebelik ve aşırı kilo gibi faktörler öne çıkmaktadır:

Genetik Yatkınlık: Ailede varis hastalığına sahip bireyler varsa, bu durumu geçirme riski daha yüksektir.

Yaş: Yaş ilerledikçe damarların elastikiyeti azalır, bu da varis oluşumunu tetikleyebilir.

Cinsiyet: Kadınlar, hormonal değişiklikler nedeniyle varis hastalığına daha yatkındır. Gebelik, doğum kontrol hapları ve menopoz gibi durumlar, varis oluşumunu artırabilir.

Gebelik: Gebelik sırasında rahim büyür ve bacaklardaki damarlara baskı yapar. Ayrıca artan hormon düzeyleri damarları zayıflatabilir.

Aşırı Kilo: Fazla kilolu olmak, bacaklardaki damarlar üzerinde ekstra baskı oluşturur ve varis oluşumunu hızlandırabilir.

Uzun Süre Ayakta Durmak veya Oturmak: Bacaklarda kanın düzgün bir şekilde akmasını engelleyen sürekli ayakta durma veya oturma alışkanlıkları varis riskini artırır.

Varis Hastalığının Belirtileri

Varis hastalığının belirtileri kişiden kişiye farklılık gösterebilir. Ancak, en yaygın belirtiler şunlardır:

Şişmiş, Kıvrımlı Damarlar: Bacaklarda mavi veya mor renkte, belirginleşmiş, kıvrımlı damarlar görülür.

Ağrı ve Rahatsızlık: Bacaklarda ağrı, sızlama, dolgunluk hissi ve kramp gibi rahatsızlıklar yaşanabilir.

Cilt Değişiklikleri: Varisli bölgedeki deri renginde değişiklikler (koyu renkleşme) ve ciltte incelme olabilir.

Ağrı Artışı: Uzun süre ayakta kalındığında veya fiziksel aktivitelerde bulunulduğunda bacaklarda ağrı daha da artabilir.

Bacaklarda Kaşıntı veya Yanma Hissi: Varisli damarların olduğu bölgelerde ciltte kaşıntı veya yanma hissi olabilir.

Varis Hastalığının Tedavi Yöntemleri

Varis hastalığının tedavisi, hastalığın şiddetine, varislerin boyutuna ve kişinin genel sağlık durumuna göre değişir. Tedavi seçenekleri arasında cerrahi ve cerrahi olmayan yöntemler yer alır.

1. Cerrahi Olmayan Tedavi Yöntemleri

Kompressiyon Çorapları: Varisli damarların üzerindeki baskıyı artıran kompresyon çorapları, kanın geri akışını önleyerek şişlik ve ağrıyı hafifletebilir.

Skleroterapi: Damar içine özel bir madde enjekte edilerek varisli damarlar tıkanır ve zamanla kaybolur. Bu yöntem, genellikle küçük varisler için uygundur.

Lazer Tedavisi: Damarların lazer ışınlarıyla kapatılması sağlanır. Bu yöntem, genellikle yüzeysel varisler için tercih edilir.

Radyo Frekans Ablasyonu (RFA): Bu yöntemde, varisli damarlar, radyo frekans enerjisiyle kapatılır ve zamanla kaybolur.

2. Cerrahi Tedavi Yöntemleri

Damar Ameliyatı (Flebektomi): Varisli damarlar cerrahi olarak çıkarılır. Bu yöntem, büyük varislerde veya daha ciddi durumlarda uygulanabilir.

Endovenöz Lazer Tedavisi (EVLT): Varisli damar, lazer ışınlarıyla kapatılır ve kan akışı sağlıklı damarlara yönlendirilir.

Varis Hastalığının Önlenmesi

Varis hastalığının tamamen önlenmesi mümkün olmasa da, risk faktörlerinin kontrol altına alınması ve sağlıklı yaşam alışkanlıkları benimsenmesiyle hastalığın gelişimi geciktirilebilir veya şiddeti azaltılabilir. İşte varis hastalığını önlemek için alınabilecek bazı önlemler:

Düzenli Egzersiz: Yürüyüş, yüzme veya bisiklet gibi düşük etkili egzersizler bacak kaslarını güçlendirir ve kan dolaşımını iyileştirir.

Ağırlık Kontrolü: Aşırı kilolu olmak, bacaklardaki damarlara ekstra baskı yapar. Sağlıklı bir kiloda olmak varis riskini azaltabilir.

Ayakta Durmaktan Kaçının: Uzun süre ayakta durmaktan kaçınarak, sık sık pozisyon değiştirmek veya dinlenmek bacaklardaki kan akışını düzenler.

Yüksek Topuklu Ayakkabılardan Kaçının: Yüksek topuklu ayakkabılar bacaklardaki damarlar üzerinde baskı yapabilir. Düşük topuklu ve rahat ayakkabılar tercih edilmelidir.

Bacakları Yüksekte Tutun: Uzun süre otururken veya yatarken bacaklarınızı yüksekte tutmak, kanın düzgün bir şekilde akmasına yardımcı olur.

Varis hastalığı, erken dönemde fark edildiğinde tedavi edilebilen bir durumdur. Ancak, tedavi edilmediğinde ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Varis hastalığına yakalanmamak için sağlıklı yaşam tarzı alışkanlıkları benimsemek, düzenli egzersiz yapmak ve varis belirtileri görüldüğünde bir doktora başvurmak önemlidir. Varis hastalığı, estetik kaygıların ötesinde sağlık sorunlarına da yol açabileceği için, tedavi edilmesi gereken bir durumdur.